Bir Ben Üzülüyor Olamam

Bir aydır evlerdeyiz. Besi hayvanları gibi yaşıyoruz. Sadece yiyoruz ve uyuyoruz. Hareket etmemiz yasak. Hemstırlar gibi evin içinde dolanabiliyoruz sadece.
Adının sonunda uzman olan birileri çıkıyor ve bize marketten eve taşıdığımız yiyeceklerimizle ilgili saçma sapan angaryalar yüklüyor. Normal zamanda manyakça olan her şeyi yaptırmaya çalışıyor uzmanlar. Adını da tedbir koyuyorlar. Tedbir kelimesinin anlamı bu kadar çok şeyi kapsamamıştır, icat olunduğu günden itibaren.

Her günümüz bir önceki ile aynı. Plan yapmamıza gerek kalmıyor. Karantina sonrası ne olacak diye soramıyoruz ne olacağı belli değil diyor uzmanlar. Umutlu olamayız diyorlar. En son bir tanesi, ölenleri göstersek ekrandan dedi. Bide bu uzman bir psikiyatrist.
Ne kadar korktuğumuzdan emin olmak istiyorlar. Orta gelirli ve üst gelir sahipleri hasta olmaktan korkuyor diye dar gelirlilerin dolaşması engelleniyor. Kimse, bunu kişisel haklara mâni olmak olarak göremiyor.
Bir doktorun açıklamalarını dinledim üç dört gün önce. Koronanın gripten daha tehlikeli olmadığını söyledi. İsmi Prof. Dr. Stefan Hockertz.
İtalya’daki ölüm sayısının çokluğu soruldu. Önceki senelerde de hastane mikrobundan birçok insanın öldüğünü söyledi. Korona öldürmüyor dedi. Ölenler korona artı hastane mikrobundan dolayı ölüyorlar. Ölen bir insanın yüzde yüz koronadan öldüğünü söyleyebilecek bir test yok dedi. İtalya’nın çok kötü bir sağlık sistemi var dedi
Madem korona çok korkulması gereken bir hastalık değil bunu hiçbir uzman niye demiyor diye soruldu. Daha doğrusu uzmanlar niye ağız birliği yapıyorlar korona konusunda diye soruldu. Kimse kariyerini tehlikeye atmak istemiyor dedi. Hepsi farkında gerçeğin dedi.
Koronanın başından beri sosyal medyayı takip ediyorum. Sosyal medya, dünyanın işini bitirmekten zevk alanlarla dolmuş. Daha kötü olacak diyorlar ha bire.
Sağlıkçı değilim. 45 yıllık insanım. Tek gördüğüm biten psikolojimiz ve boşalan cüzdanlarımız. Gününün çoğunu dairede çay içerek geçiren memurlar hariç kimse, korona süreci yönetiminden memnun değil. Bırakın memnun olmayı çoğu bedbaht durumda.
Kapanan dükkânlar, işten çıkarılanlar ve zamanı gelen ödemeler.
Tanıdığım bir memur ben böyle yaşarım dedi. Maaşım geliyor nasıl olsa. Maaşı gelmeyenler ne olacak. Tek sorun para da değil.
İlk hafta sonu yasağı orta gelirli kesimin ne kadar acımasız olabileceğini gösterdi. Evine erzak almak için iki saati değerlendirmeye çalışan insanları yer ile yeksan etti evi erzakla dolu olanlar. Sadece luppo alabilecek insanla eğlendiler 2 gün.
Orta gelirli kısım evinde erzak dolabı olmayanlara, dondurucusu dolu olmayanlara güldü. Anlayamadılar. O kadar acımasız, o kadar kibirli oldular.
Ben kendi namıma korona sürecinden derslerimi aldım. Yok artık benim sevdiğim, takdir ettiğim bir uzman. Yok benim popüler bir akıl hocam, yok benim kitaplarını okumak istediğim yaşayan bir yazar.
Bir tanesi bile dar gelirli vatandaşı anlamadı. Ya iktidarın yanında yer aldılar ya da acımasız uzmanların. Bir tanesi buda neymiş. Bir virüs mü alt edecek bizi, biz günümüz bitmeden ölmeyiz diyemedi.
Ben Ramazan Bayramı’na bitsin istiyorum korona. DSÖ tüm ülke liderlerini kullanarak dev bir dünya yönetim kurdu ve insanları evlerine tıkarak bizi yönetmeye başladı. Ben bunu hak ihlali olduğunu düşünüyorum. Benim çalışma hakkım, çocuğumun okula gitme hakkı, çocuğumun maç yapma hakkı, eşimin cumaya gitme hakkının elinden alınması hak ihlalidir. Sağlık hiçbir hakkın önüne geçemez. Haklar yanyana dururlar.
En başından beri olduğu gibi sadece rabbimden korkuyorum. Ölümümden beni ecelim koruyor. Bayrama bayram edelim. İsteyen ömrünün sonuna kadar kendi evinde, kendi dolabına doldurduğunu yesin. Ben sokağımı özledim. Ben maaşımı alıp çocuklarımı restorana götürmek istiyorum. Minibüse binip yanımdaki adama para verip şoföre iletmesini istiyorum. Metroya binip en arkada, yaslanıp kitabımı okumak istiyorum. Parktaki banka oturup kuşları seyretmek, gökyüzünü seyretmek istiyorum.
Bir ben bunları özlemiş olamam. Bir ben olan bitene anlam verememiş olamam. Bir ben garibanla eğlenen orta gelirliye kızıyor olamam.
Koronayı kullanıp mazlumları üzen tüm zalimleri de allaha havale ediyorum. Küresel zalimleri de mahalledeki zalimleri de, idareci zalimleri de, uzman zalimleri de.

Son Düzenleme: 20 Mart 2021 / 17:54
  • Okunma
  • 14 Nisan 2020
  • Deneme
  • WhatsApp Yazı Linkini Kopyala
  • 1

    Sıddıka Rahime

    @siddikaterzi