Her Adımdan Öncesi(düşünmek)

Düşünmek; her adımdan bir öncesi, her kafadan bir ses ya da dört duvar arasından özgürce bir fikirdir. Ve dört duvar dediğimiz zihin de çevresinde gördükleriyle dolar hatta bazen taşar. Bu taşmayı çevresine yansıtabilenler, sonucu iyi de kötü de olsa o volkanı durduramazlar. Bazıları da içine taşar, onlar da kalemiyle kağıdı delercesine dökerler düşüncelerini. Her insanın bir düşüncesi vardır. Ya da olmalıdır. Evet günümüze bakarsak; düşünmek, empati yapmak gibi kavramlar çok uzakta gibi gözükse de aslında her insanın doğduğu fıtrat gereği bu terimleri en iyi şekilde gerçekleştirmesi gerekir. Ve gerçekleştirdiği gün; eşitlik, barış, kardeşlik gibi kavramlar da niteliklerini artıracaktır. O zaman gözyaşları son bulacak, yerini mutluluk çemberi alacaktır. Bundan hiçbir şüphem yok. Ama şöyle bir çevremize baktığımız zaman; zihnimizdeki o boş levhayı ne ile ya da nelerle dolduracağımızı tek başımıza bulmak güç. Eğer gözlerimiz, yanlış olanı doğru olarak görebiliyorsa, o zaman o dört duvar arasındaki düşüncelerimiz hiç çıkmamalıdır. En azından diğer düşünenler için susmalıdır. Çünkü bu volkanın sonu büyük bir afeti de beraberinde getirecektir. İşte bu yüzden: Düşünmek eylemi, hayatın 4/4’ünü oluşturması gereken, hareketlerimize, sözlerimize yön veren bir kavramdır. Her hareketten öncesi ve sonrasıdır. Aynen satranç gibidir hayat. ”Her parçanın kendi işlevleri vardır. Bazıları zayıftır, bazıları oyunun başında işine yarar, bazılarıysa sonunda. Ama kazanmak için hepsini kullanmak zorundasın. Hayatta olduğu gibi, satrançta da skor tutulmaz. On parçanı kaybedip yine kazanabilirsin oyunu” Diyen Adam Fewer, ne güzel düşünme şiarını tanımlamıştır.

İşte düşünmek, bazen kaybettirir ama çoğunlukla en fazla düşünen kazanır. Zaten düşünen biri, kaybetmekten asla korkmaz. Bilir ki; bazı şeyleri kazanması için bazı şeyleri kaybetmesi gerekir. Ve asla kaybettiğinde yenilmez, sadece vazgeçtiğinde yenilir…

Düşünmek; olayların akışını değiştirmek, en iyisini seçmek, mantıksızlıktan kurtulmak gibi olguları da peşinde getirir. Çünkü düşünen insan, herkes için en iyi olanını seçmeye çalışır. Kırmadan, dökmeden her olayın iki tarafını da inceler. Ve asla ”Düşünmeden yaptım” olgusuna maruz kalmaz.

Düşünmeyen biri ise; insanlık değerlerinden uzak, her davranışı patavatsızca olan, kıran ve bunu ”Düşünmeden yaptım” olgusunun arkasına sığınarak, aynı zamanda göğsünü kabartarak söyleyen hiçbir çevresi olmayan kişidir.

Son olarak…

Konuşurken, başlarken, bitirirken, severken, nefret ederken düşünün. Kırmamak için düşünün…

  • Okunma
  • 2 Mayıs 2020
  • Deneme
  • WhatsApp Yazı Linkini Kopyala
  • 1

    Murat Şah

    @1sah

    2 Mayıs 2020 / 12:24

    Atalarımız boşuna dememiş: “İki düşün, bir söyle.

      2 Mayıs 2020 / 12:25

      Toplumsal hafızaya güç katacak yegâne şeydir aslında…

        2 Mayıs 2020 / 12:28

        Kim, ne kadar kullanır bu gücü? Önce düşünceye önem verilmeli. O zaman belki düşünürler.( kendilerini değil, insanlığın tamamını kapsayacak biçimde.)

          2 Mayıs 2020 / 12:35

          Çok zor.Maalesef

    5 Mayıs 2020 / 15:40

    Bazen de yanlış düşünüyoruz?

      5 Mayıs 2020 / 16:25

      Hiç düşünmemek mi, yanlış düşünmek mi? İşte bizlere bir makale veya deneme konusu! 🙂

        5 Mayıs 2020 / 17:00

        Düşündükçe bu soruya cevap netmiş aslında

    5 Mayıs 2020 / 16:58

    Çok derin bir konu ya.Annemle tartışıyoruz bu konuyu şu an.ama en iyisi çok düşünüp dogru cevap vermeye çalışmak.Bunun üzerine uzun bir yazı olur?

      5 Mayıs 2020 / 17:01

      Bu bir kaçış noktası da olabilir?

        5 Mayıs 2020 / 17:09

        Evet yalan değil.bazen öyle

    5 Mayıs 2020 / 16:59

    Ama yanlış düşünmek insanı dogru yola getirecek bir secenek olabilir.Hata yapip düşüp kalkıp ogrenebiliriz bazı seyleri

      5 Mayıs 2020 / 17:00

      Biraz da göreceli bir kavram değil midir? İyi-kötü..

        5 Mayıs 2020 / 17:03

        evet oyle ama her iki secenek de goreceli bir kavram

          5 Mayıs 2020 / 17:04

          Sizden konu hakkında bir deneme bekliyor olacağım

            5 Mayıs 2020 / 17:08

            inşaAllah üzerinde çalışacağım

    5 Mayıs 2020 / 17:00

    Hic düşünmemek tembellikte demektir

      5 Mayıs 2020 / 17:01

      İnsan yorulduğunda bırakmaz mı düşünmeyi? Yorulan insanlar tembel midir? 🙂