Nadann
Çağın süprüntülü-paspas düşünceleri arasında hala sabırsızlıklarla bekleyişlerdeyim…
ümitsizliğimden değil aksine ümitvar oluşumdan bu bekleyişlerim…
Bilmem ne çok acılar birikti ne çok hasaretler, benlikler, gafletler ve daha nice anlatamayacağım cinayetler, yazmakla cürmü hafifleyebileceği için söyleyemeyeceğim su-i hasletler
Sığındığım rabbimin deniz olan rahmeti dışında dayanaklarım. sağlam olmadı,
ki buna rağmen nefsim sığınmada O’na
hep ikinci planda bıraktı O’nu…
Ki o hazıra, günübirliğe talip olduğu için, aklın telkinlerini dinlemeden anlık hoş gelenin hep doyurucu olduğunu sanıyordu…
Her lezzetin hazzının bitişi esnasında hayatının da biteceğini bilerek yapması….
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.