Sen
“Sen” ile başlayıp, “sen” ile biten cümlelerim var benim.
Çünkü sen, deyince anlam buluyor bütün cümleler.
Bu anlam denizine dalıp da, çıkabilmek mümkün mü hiç?
İnsan yüzmeye öyle bir kaptırıyor ki kendisini, yürümeyi unutuyor adeta.
Zaten yürümek dediğin de nedir ki?
Eğer bütün yollar sana çıkmıyorsa, ömrünce yürüsen ne olur?
Beyhude geçen bir ömür misali, olduğun yerde saymış olursun.
Oysa ki, menzilinde senin bulunduğun yolda, bir an bulunmak, bir adım atmak, ne yüce bir iştir.
Çünkü o yol, insanı varılabilecek en güzel yere ulaştırır.
İnsanın başına gelebilecek en güzel şeye kavuşturur.
Tamam belki sana dünyaları sunamayabilirim ama,
Dünyalardan daha değerli olan hayatımı sunabilirim.
Belki sana en güzel şiirleri, kitapları yazamam ama,
Yazmaya değer bir kadın olduğunu en iyi ben bilirim.
Ve zaten yazmaktan maksat da bu değil midir?
Hiç bir şair, veyahutta yazar. Şair veya yazar olmak için yazmaz.
Yazılacak bir değer bulduğu için yazar onu.
Tarih kendi ismini ansın diye değil,
Asıl anılmaya layık olan o kimsenin, varlığından haberdar olunsun diye yazar.
İşte sende, en haberdar olunası, en yazılası gereken kadınsın.
Ve yazılası olduğun kadar da, esrarengiz kalınası bir kadınsın.
Çünkü böyle uçsuz bucaksız hazinelerin yerini söylemek ahmaklıktan öte birşey değildir.
Varlığının bilindiği, fakat ulaşılması güç olunan bir hazine olarak kalmalısın bu hayatta “SEN”.
Bak konu döndü dolaştı yine “sen”e geldi.
Nasıl gelmesin ki?
Ne demiştim ben sana;
“Sen” ile başlayıp, “sen” ile biten cümlelerim var benim.
Emre erturan
@emreerturan
?? duygularını çok güzel ifade etmişsin tebrikler. Başarılar diliyorum
Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.